Geçen yıl ilk kez bir araya gelen polisiye yazarlarımızın kurduğu Türkiye Polisiye Yazarları Birliği (POYABİR) bir hikaye kitabı hazırlamış. Adı KANLAKARIŞIK. Çınar Yayınları tarafından 2018 yılının Nisan ayında basılan kitapta 20 polisiye hikaye yer alıyor.
Öncelikle kitabın baskı kalitesinin çok iyi olduğunu söyleyeyim. Kapağı, kağıdı,cildi özene bezene yapılmış. Sadece bu bile insanda kitabın sayfalarını çevirip okuma isteği uyandırıyor. Bir kitabı okurken, elde tutmanın verdiği rahatlığın da okuma keyfini artırdığını yeri gelmişken belirteyim. Tecrübeyle sabittir.
Yazarlar arasında kimler yok ki? Birçoğunu Dedektif Dergi’den ve Polisiye Durumlar sitesinden de tanıyoruz. Uzun bir liste ama hepsini teker yazmak istiyorum: Verda Pars, Günay Gafur, Gencoy Sümer, Gökçe İspi Turan, Reha Avkıran, Suphi Varım, Sibel Köklü, Doruk Ateş, Yaprak Öz, Nihan Taştekin, Alper Kaya, Ceyda Kiremitçi Vasiliev, Oğuzhan Aslan, Çağan Dikenelli, Gonca Çiftçioğulları, Emrah Poyraz, Ulaş Özkan, Arkın Gelişin, Hayri Özdemir, Ercan Akbay, Algan Sezgintüredi.
Polisiyemizin son yirmi yıllık serüveni, bizde polisiye yazılamaz, bizim yazarlarımız gizem kurgulamayı beceremezler şeklinde öteden beri var olan ön yargıyı en azından okurlar nezdinde büyük ölçüde yıkmayı başardı. Bu kitapla bu ön yargının son kalelerinin de yıkılacağından eminim.
Evet, bizde de entrikası bol, gizemli, karmaşık kurgulu polisiye hikayeler yazılıyor artık. Kanıtı işte bu kitap. Yazarlarımızın hayal güçlerinin ve yazma yeteneklerinin batıdaki meslektaşlarından zerre aşağı kalır bir tarafı yok. Üstünlükleri ise pek çok. Bir kere, hepsi bizden, bizi anlatıyor. Olaylar, bizim şehirlerimizde, bizim sokaklarımızda geçiyor. İnsanlar bizim dilimizi konuşuyor. Sadece bu bile az şey mi?
Kitabın adı KANLAKARIŞIK ama bu sizi yanıltmasın. Kitaptaki hikayelerde ne kan gövdeyi götürüyor ne de vahşice işlenmiş cinayetler kol geziyor. Kitaba adını veren Doruk Ateş’in Kanlakarışık hikayesinde bile, bu dediklerimi okumanız mümkün değil. Onun yerine, akıl, zeka, gizem ve hatta mizah daha ön panda yer almış.
Hikayelerin hepsi farklı bir içerikte. Ortak bir tema yok. Ya da en genel düzeyde tek bir ortak tema var. O da suçun kendisi. Konu ve alt-tür seçiminde de yazarlar serbest bırakılmış. İyi ki de öyle olmuş. Böylece ortaya hepsi birinden farklı, keyifle okunan 20 gizemli hikaye çıkmış. Ancak, bu seri devam ederse, ki etmeli, belirli bir tema üzerine yazılmış polisiye hikayeleri bir arada okumak da keyifli olur diye düşünüyorum.
Bazı hikayeler çok uzun. Hani biraz daha uzasa, kısa bir roman olabilecek türden. 48 sayfayla rekor Gonca Çiftçioğulları’na ait. Bazıları ise çok kısa. Burada da rekor, 5 sayfa ile Suphi Varım’ın.
Kitabı yayına hazırlayan, gene tanıdığımız bir isim: Algan Sezgintüredi. Hikayeleri okuyunca, Sezgintüredi’nin nasıl titiz bir editörlük yaptığı anlaşılıyor. Darısı bütün kitaplarımızın başına diyelim.
20 güzel polisiye hikayeyi barındıran kitap 419 sayfa. Çok beğendiğim kapak tasarımını Cüneyt Çomoğlu yapmış.
POYABİR, bu çalışmanın devamını getirir mi bilmiyorum. Ama getirir ve yeni polisiye hikaye kitaplarını biz polisiyesever okurlara kazandırırsa çok büyük bir işi başarmış olur. Çünkü, polisiye roman zaten bol bol yazılıyor Hikayenin kapısını çalan yazarlarımız ise pek yok. POYABİR’in katkısı ve okurun ilgisi bu yazgıyı değiştirebilir.
Kitabın Künyesi:
Adı : Kanlakarışık
Hazırlayan : Algan Sezgintüredi
Yayınevi : Çınar Yayınları
Basım Tarihi : Nisan, 2018
Basım yeri : İstanbul
Sayfa Sayısı : 419