Covid-19
Korona virüsü yani tıbbi adıyla Covid-19 virüsü tüm dünyada hızla yayılmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü, kısa adıyla WHO, korona virüsünün geniş bir virüs ailesinin üyesi olduğunu ve bu virüs ailesinin, yaygın olarak karşılaşılan soğuk algınlığından, Orta Doğu Solunum Sendromu ki buna Korona virüsü (MERS-CoV) sebep oluyor ya da SARS olarak bilinen Ağır Akut Solunum Yetersizliği Sendromu (SARS) gibi hastalıklara sebebiyet verdiğini açıkladı.
Korona Virüsü Bir Komplo Teorisi mi?
Korona virüsünün bir biyomühendislik sonucu P4 seviyesindeki bir laboratuvarda üretildiği yani aslında bir biyolojik silah olarak geliştirildiği en yaygın komplo teorilerinin başında gelmekte. İşin enteresan tarafı ise Çin’in tek P4 seviyesindeki biyoloji laboratuvarının da korona virüsünün ortaya çıktığı Wuhan’da yer alması: Wuhan Viroloji Enstitüsü.
Ancak bu komplo teorisi bilim adamları arasında pek kabul görmedi. Tam olarak ifade etmek gerekirse bunun için yeterli delil olmadığını söylüyor bilim insanları. Dr. Ivan Hung, Honk Kong Üniversitesi’nde Tıp profesörü, Covid-19 korona virüsünün filogenetik ağaç şemasının Sars virüsünü ve Korona virüsünün gelişimi arasında bir yere düştüğünü bu nedenle bu virüsün doğal bir mutasyon sonucu geliştiğine inandıklarını belirtti. CNN‘in Dr. Hung ile yaptığı röportajı burada izleyebilirsiniz. Röportajı yapan gazetecinin “Yani bu virüs bir laboratuvardan kaçmadı mı?” sorusuna, Dr. Hung, “Pek mümkün değil,” cevabını veriyor.
Korona vürüsü üzerine komplo teorilerinin ortaya çıkmasında aslında Çinli ve Amerikalı politikacıların önemli bir rolü var. Bilindiği üzere Amerika ve Çin bir ekonomik savaşın ortasında. Birbirlerinin ürünlerine kotalar ve ek vergiler koyup kimin efendi olduğunu kabul ettirmeye çalışıyorlar. Tüm bunlar olup biterken, yüksek seviyedeki Çinli politikacılar, korona virüsünün Çin’e Amerikalı askerler tarafından getirildiği iddiasını attılar. Tam 300 milyon takipçisi bulunan, Çin’in dış işleri bakanlığı sözcüsü Zhao Lijian da Amerikan Hastalık Kontrol Ve Önleme Merkezleri direktörü Robert Redfield’in, Amerikan Kongresi’nin sorularına verdiği cevabın videosunu retweet etmesiyle ortalık bir anda karıştı. 11 Mart’ta yayınlanan bu videoda Robert Redfield, Amerika’da yakın zamanda gripten ölen bazı kişilerde yapılan testlerde ölüm sebebinin Covid-19 yani korona virüsü olduğunu tespit ettiklerini söylüyordu. Çinli politikacılar da Amerika iş üstünde yakalandı şeklinde yorumladılar bu durumu ve Amerikanın ilk bu virüs ile nerede karşılaştığını, ilk hastaların kim olduğunu ve hangi hastanelerde tedavi edildiklerini açıklamaları gerektiğini belirttiler. Robert Redfield’in videosunu burada seyredebilirsiniz. Çinli yetkililer, Ekim 2019’da, korona virüsünün ortaya çıktığı Wuhan’da düzenlenen Askeri Olimpiyat Oyunları için yüzlerce Amerikalı askerin bu kentte olduğunu ve virüsü Wuhan’a Amerikalı askerlerin getirdiğini dillendirdiler.
Korona Virüs Salgınını Bilen Diziler
Korona virüs salgınını bilen dizilerin başında, Güney Kore yapımı, My Secret Terrius yani Gizli Bölgem adlı dizi gelmekte. MBC drama ödüllü bu dizinin 10. bölümünde Korona virüs salgını işlenmekte. Bu konuya değinen bir diğer yapım da 2011 yılında çekilen Contagion, Salgın filmi.
Corona Virüsü Neden Tehlikeli?
Farklı ülkelerde, demografik nedenlere bağlı olarak ölüm oranı farklılık gösterse de, korona virüsünün asıl tehlikeli olmasını nedeni son derece bulaşıcı olması. Ebola virüsünün bazı bölgelerde %’de 80 ölüm oranına ulaşmasına rağmen bulaşma seviyesinin daha düşük olduğu belirtiliyor. Dünya Sağlık Örgütü, korona virüsünün ölüm oranını yaklaşık %’de 1 olduğunu söylüyor. Bu da grip ölüm oranının 10 katı daha fazla bir ölüm oranı anlamına geliyor. Ancak korona virüsü normal gribin yaklaşık 3 katı daha hızla yayılabildiği açıklandı. Açıklamayı yapan Dr. Richard Hatchett’in verdiği röportajı buradan seyredebilirsiniz.
Tarihteki diğer grip virüs salgınları
Tarihteki en büyük grip salgınlarından biri 1918-1920 yıllarında İspanyol gribi olarak da anılan salgın. Dünya nüfusun yaklaşık %30’unu etkileyen salgın sonucunda yaklaşık 100 milyon kişinin hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Bu, o günkü dünya nüfusunun aşağı yukarı %15’ine tekabül etmektedir. Salgın, İspanya’da başlamamıştır. Adının İspanyol olmasının sebebi, salgınla ilgili haberlerin ilk kez İspanya basınında yer almasından dolayıdır. 1918 yılında, 1. Dünya Savaşı devam eder ve askerler bu grip salgınından kırılırken, Avrupa basını sansür yüzünden konuyla ilgili haberlere yer vermemiş; olay, savaşa girmemiş olan İspanya gazetelerinde yer almıştır. Birçok tarihçi, 1. Dünya Savaşı’nın en önemli bitme sebeplerinden biri olarak Türkiye’nin de (özellikle İstanbul’un) ciddi biçimde etkilendiği İspanyol gribi salgınını gösterir.
Corona Virüsüne Karşı Ne Yapmalı?
Bilim adamlarının tavsiyesi, olabildiğince dış temastan kaçınmak. Hükümetler bunu “Evde oturmak” şeklinde formüle ettiler. Bu tavsiyenin sebebi, elbette öncelikle hasta olmayı engellemek ve eğer hasta iseniz, daha fazla yayılmasının önüne geçmek. Böylece, hastanelerdeki baskının ağırlaşmamasının sağlanacağı düşünülüyor. Eğer virüsü kaptığınıza inanıyorsanız, dışarıya çıkarken ya da başkalarıyla temas kurarken maske takmanız önerilmekte. Ama bence, her halükarda maske takmanız daha yararlı olur. Korona virüsünün yapısı dolayısıyla, sadece sabunlu su kullanarak gereken arındırmayı sağladığımızı da unutmayalım. Her ne sebeple dışarı çıkmış isek, eve geldiğimizde ellerimizi sabunlu suyla yıkadığımızda virüs tamamen yok olmakta. Bu kolay ve basit çözümü aklımızdan hiç çıkarmayalım. Birçok ülkede 60 yaşın üzerindekilerin, kesinlikle dışarıya çıkmaması ve başkalarıyla temas etmemesi isteniyor. Bu hem onların hayatlarını korumak, hem de daha genç olanların hastalanmasını engellemek açısından dikkate alınması gereken bir tavsiye.