Keller, dünya polisiyesine Matthew Scudder ve Bernie Rhodenbarr gibi unutulmaz karakterler kazandıran Edgar ödüllü Lawrence Block’un esas oğlanlarından biridir. Alkolik, lisanssız özel dedektif Matthew ve hırsız Bernie’den daha rafine bir karakter olduğunu da söyleyebiliriz. Yalnızca ufacık bir kusuru var: Kendisi bir tetikçi, para için insanları öldüren bir kiralık katil.
On altı adet M. Scudder ve on bir adet B. Rhodenbarr macerasının tümü dilimize çevrilmişken, dört adet Keller macerasından yalnızca iki tanesi, iki ayrı yayınevi tarafından Türkçeye kazandırılmış. (Tetikçinin Listesi: Maceraperest Kitaplar / Tetikçi: Koridor Yayınları)
Tamam, Keller katildir matildir ama prensip sahibi bir adamdır, öyle eline her para tutuşturan için birilerini öldüren sıradan bir tetikçi değildir. Dot adında bir kadından öldürülecek kişinin fotoğrafını ve bilgilerini alır, hedef hangi şehirdeyse oraya uçar (Genellikle yaşadığı eyalette kimseyi öldürmemeye gayret eder), işini bitirir, Dot’a telefonla görevin başarıyla tamamlandığını bildirdikten sonra evine döner. Dot, asıl patron İhtiyar Adam’ın evinde yaşamakta, adamın hem iş ilişkilerini yürütmekte hem de evi çekip çevirmektedir. Müşteriler tarafından sipariş edilen cinayetler için pazarlığı yapan, parayı tahsil edip tetikçilere ödeyen de yine Dot’tur. İhtiyar Adam’ın ölümünden sonra Dot yönetimi eline almış, işler özünde değişmeden yürümeye devam etmiştir.
Keller prensip sahibi bir katildir demiştik ya; ünlü birini vurmayı asla kabul etmemek ve hedefini tek bir vesikalık fotoğraftan tanımayı tercih etmek de bu prensiplerindendir. Kendisine hedefinin sevdikleriyle birlikte çekilmiş bir fotoğrafı verildiğinde bundan hoşnut olmaz, çünkü adamı öldürdüğünde cesedi bulacak bir aile üyesinin üzerindeki travmatik etkileri gözünde canlandırarak üzülmek istemez. Bu yüzden hedefleri ve aileleri hakkında pek fazla şey bilmemeyi tercih eder.
İşine titiz adamdır Keller. Siparişi veren müşterinin isteği üzerine bazen cinayetlerine kaza süsü verir, bazen de intiharmış gibi gösterir. Sipariş gelip de hedef belirlendikten sonra bir koşu gidip de adamın kafasına sıkmaz. Cinayeti işleyeceği yeri belirlemek için birkaç gün keşif yapar. Hedefin işini işyerinde mi, evinde mi yoksa başka bir yerde mi bitireceğine karar vermek için birkaç gün keşif yapar, etrafta döner dolaşır. Bu keşif işleminden arta kalan zamanlarında da şehrin pul satıcılarını ziyaret eder. Evet, adamımız aynı zamanda pul koleksiyonu yapacak kadar da ince ruhludur.
Emeklilik günlerinde uğraşacağı bir hobi olarak düşünür önce pul biriktirmeyi, şöyle kıyısından köşesinden başlayayım bakayım der. Fakat bir bulaşır pir bulaşır, tetik parmağının teriyle kazandığı paranın büyük bir bölümünü pullara gömer. Pul kataloğunu ve cımbızını iş için gittiği yerlere de yanında götürür. Sipariş hakkındaki keşif işlemini tamamladıktan sonra önüne çıkan ilk rehberin sarı sayfalarından yörenin pul satıcılarını tespit eder ve ilk iş onları ziyarete gider.
Dot denen kadının iş verdiği tek tetikçi Keller değildir. Birbirlerini tanımayan bu adamlar arasında doğal olarak bir rekabet de vardır. Bazılarının bu rekabeti fazla ciddiye alıp kendilerine daha çok iş çıksın diye diğer tetikçileri tespit edip temizlemeye kalkmaları ve avcıyken bir anda av durumuna düşme riski de rastlanmayan işlerden değildir.
Okurlara kötü bir haberim var, bağımsız bir kısa öykünün başkahramanı olarak ortaya çıkan Keller’in yeni maceraları, Lawrence Block’un kendini emekli etmesi nedeniyle ne yazık ki gelmeyecek.