Lawrence Block (1938 – ), kara roman okulunun bugün için en büyük ustasıdır. Daha kolejde öğrenci iken yazarlığa başlamıştır. Hayran olunacak bir yazma tekniği vardır; çok üretkendir. Matthew Scudder ve Bernie Rhodenbarr gibi birbirine zıt, çeşitli tiplerin seri öykülerini kaleme aldığı gibi, seri dışı öyküler de yazmaktadır.
Özellikle Scudder öyküleriyle 14 ödül kazanmıştır; bunlar içinde iki kere aldığı Amerikan Polisiye Roman Yazarları Derneği’nin ünlü Edgar Ödülü de vardır, aynı dernek Block’u 1994’te Grand Master (Büyük Usta) ilan etmiştir.
Block, aynı zamanda polisiye roman üzerinde düşünen ve üreten bir yazardır. Bu konuda dört eser yazmış ve polisiye öykü antolojileri hazırlamıştır. Yazı hayatına girdikten kısa bir süre sonra polisiye roman türünü seçmiş ve ilk kitabı Baby in The Woods (Ormandaki Bebek)’i 22 yaşında kaleme almıştır. Bu eserini William Ard adıyla yayınlamıştır. Bundan sonra da hem kendi adıyla hem Jill Emerson, Chip Harrison, Paul Kavanagh, Sheldon Lord ve Andrew Shaw takma adlarıyla yazacaktır. Kendi adıyla yayınladığı ilk eseri 1961’de çıkan Death Pulls a Double Cross ( Ölüm Çifte Musibeti Sürüklüyor) adlı yapıtıdır.
Block aynı anda beş farklı dedektif tipi için öyküler hazırlayabilmektedir. Kahramanlarının yeni öykülerini yazıp yazmayacağı kendisine sorulduğunda: “Bunu bana mı soruyorsunuz? Bugüne kadar öğrendiğim bir şey varsa, o da, bir karakterin ortaya çıkmasında ve devam etmesinde benim pek de söz hakkımın olmadığıdır,” demektedir.[1]
Lawrence Block’un Dedektifleri ve Eserlerinin Niteliği
Lawrence Block, birbirinden çok farklı dizi kahramanı olan tipler yaratmasını bilmiştir. Seks manyağı, yeni yetme Chip Harrison; uykusuz ve gönülsüz casus Evan Tanner; yumuşak başlı, iyi huylu hırsız Bernie Rhodenbarr; anlaşılması zor, sorunlu kiralık katil yahut tetikçi Keller; hiç bir olayı ve ayrıntıyı unutmayan küçük ve cesur cinayet davaları avukatı Martin Ehrengraf ve kendisine ödüller kazandıran canı hep sıkkın, alkolik özel dedektifi Matthew Scudder.
Chip Harrison, kurmaca pikaresk tipi romanlar yazan, sekse aşırı düşkün, kendisi de pikaresk özellikler gösteren yani serseri ve aylak, genelde pek soyluca davranışları bulunmayan; karnını doyurmak, giyinmek, sevişmek gibi insanca dertleri olan ama ölümden de pek korkmayan biridir. Block, Chip Harrison öykülerini Paul Kavanagh takma adıyla yazmıştır. İlk Chip Harrison öyküsü 1969’da çıkan Such Men are Dargereous (Bazı Adamlar Tehlikelidir) adlı yapıttır; yazarın kendi ifadesince en iyi Chip Harrison romanı The Topless Tulip Caper (Üstsüz Lale Hırsızlığı) adlı yapıttır.
İlk kez 1977’de Burglar’s Can’t Be Choosers (Umduğunu Değil Bulduğunu Yiyen Hırsız) isimli yapıtta ortaya çıkan Bernie Rhodenbarr; yazarın en ironik kahramanıdır. On beş kadar kitabın kahramanı olan Bernie şanssız bir hırsızdır. Aslında tövbekâr olduğunu söyler; Block’un favori kenti olan New York’ta yalnız polisiye eserler satan bir sahaf dükkanı vardır; hayatından memnundur; en iyi dostu bir köpek kuaför salonu işleten lezbiyen Carolyn’dir.
Bernie’ye göre hırsızlığın çok cazip tarafları vardır; bu iş için insanın özgeçmişini yazıp, referans mektubu bulmasına, formlar doldurmasına gerek yoktur. Kazancından vergi ve sosyal sigorta primi kesilmez. Şiddete ilişkin bir yönü de yoktur. Başkalarını aldatmayı içeren dolandırıcılık gibi gayriahlaki yönleri de yoktur hatta başkalarıyla ilişkiyi bile gerektirmez. Robin Hood da zenginlerden çalarak sağduyu sahibi olduğunu kanıtlamamış mıdır?[2]
Bernie bazen kendi isteğiyle bazen zorunluluk sonucu hırsızlığa mecbur olur. Sahaf dükkanında mutlu yaşarken evsahibi dükkanı kendisinden daha çok kira verecek bir pizzacıya vermek ister; ya dükkanın mülkiyetini üstüne alacak yahut da çıkacaktır. Bu durumda sahaf dükkanını alabilmek için hırsızlık yapmaktan başka çaresi kalmaz. Bernie bu arada iyi bir tüyo da almışsa artık onu kimse tutamaz. Ancak Bernie şanssız bir hırsızdır. Soymak için girdiği evlerde ölü insanlarla karşılaşır ve devreye Bernie’nin baş belası komiser Ray Kirschmann girer. Akıllı bir polistir, hem Bernie’yi tehdit ederek, onun dedektif niteliklerinden yararlanıp suçluyu bulur, bunun ödülünü kendi hanesine yazar; hem de Bernie’nin çaldıklarından payını alır. Hırsızlıkta vergi ve sigorta primi kesilmez ama onlardan da beter komiser Ray kesintisi vardır.
Uykusuzluk hastalığı çeken, çok dil bilen ama gönülsüzce casusluk yapan Evan Tanner yedi öykünün kahramanıdır. Block 28 yıl aradan sonra 1998’de sekizinci Tanner öyküsü Tanner On Ice (Tanner Buz Üstünde)’yi yazdı. James Bond dalgası ile 1960’lı yıllarda bütün dünyayı saran casus romanları furyasında kaleme alınan Evan Tanner öyküleri bir anlamda casus romanı parodisidir.
Kentli, yalnız ve gerçekleştirilemeyecek hayallerin adamı John Keller ise profesyonel bir katil, bir tetikçidir. Keller sıradan bir adam, mahkemede jüri üyesi seçilecek kadar güvenilir bir yurttaştır. Köpeğini sokaklarda gezdirir, sinemaya gider, sanat galerilerini gezer ve pul biriktirir. Ama Nokta kendisine telefon etti mi uçağına biner, otomobilini kiralar ve bir otel odasında hazırlık yaptıktan sonra hiç tanımadığı birini öldürüp ceset soğumadan evine döner. Kelimenin tam anlamıyla gerçek bir profesyoneldir; serinkanlı, müşterileriyle mesafeli ve işinde mükemmel biridir. Keller öyküleri çarpıcı ama paradoksal olarak aykırı biçimde eğlendiricidir.
Lawrence Block’u günümüzün en büyük kara roman türü polisiye roman yazarı yapan kahramanı ise Erle Stanley Gardner’in Perry Mason’undan izler taşıyan avukat Martin Ehrengraf değil; özel dedektif Matthew Scudder’dır.
Özel hafiye olmadan önce, resmi bir dedektif olarak New York polis örgütünde çalışan Scudder, bir çarpışma sırasında tabancasından seken bir merminin bir kız çocuğunu öldürmesi üzerine resmi polisliği bırakmıştır. Bu olayın anısı bir türlü kendisini bırakmaz. Olaydan sonra karısından ayrılmıştır. İki oğlu anneleriyle oturur. Kahramanımız, bir küçük otel odasında yaşar. Eski meslektaşları aracılığıyla veya başka yollarla kendisine başvuran kişiler adına özel dedektiflik yapar. Ancak Scudder’ın herkes için geçerli kuralları vardır. Makbuz vermez, işini bildiği gibi yapar. İyi bir dedektiftir, onun için müşterisi az değildir. Aldığı ücretin büyük bölümünü çocuklarının masrafı için eski karısına gönderir; belli bir bölümünü de uğradığı bir kilisenin yardım kutusuna atar. Kimsesiz, amaçsız, hayattan hiçbir umudu kalmamış yalnız bir adamdır. Alkol bağımlısıdır, bundan kurtulmak için çaba gösterir -yazarımızın da yaşamında böyle dönemler vardır- Tipik bir kara roman dedektifidir. Tıpkı Hammett veya Chandler’in dedektifleri gibi cinayeti, kapalı bir mekanda çözümlenmesi gereken bir mantık oyunu gibi değil; denetlenemez, ne olduğu ve olacağı saptanamaz bir şiddet olgusu olarak kabul eder. Tıpkı Philipp Marlowe, Nestor Burma veya Lew Archer gibi; herşeyin para gücüyle yöneltildiği bir ortamda ahlaklı bir tutum içinde kalır ve çoğu zaman gerçeği ortaya çıkardığında müşterileri mutluluktan havalara sıçramaz. Block’un da dediği gibi Scudder öyküleri karanın da karası kara roman örnekleridir.[3]
Başta da vurguladığımız gibi yazarımız birbirinden çok farklı karakterleri dizi kahramanı olarak değendirmiştir. Bernie ve Keller gibi, biri sempatik öbürü ürkütücü iki antikahraman yanında ilginç bir casus, yeni yetme bir pikaresk kahraman, yürekli bir avukat ve tipik bir kara roman dedektifini aynı başarıyla okuyucularına sunmuştur. Kişisel kanımızca en sempatikleri sahhaf-hırsız Bernie ise de en etkileyicileri ve herhalde polisiye roman yazınında en kalıcısı Scudder olacaktır.
Yazarımızın bu seri kahramanları konu alan yapıtları dışında 11 Eylül sonrası sevdiği kent New York’u konu alan “Small Town” (Küçük Kasaba) gibi etkili ve ilginç romanları da vardır.
Lawrence Block’tan Dilimize Yapılan Çeviriler
Lawrence Block, dilimize çevrilme açısından şanslı bir yazardır; çünkü Oğlak Yayınları, günümüzün bu önemli yazarını seri olarak ve ciddiyetle Türkçeye kazandırmaktadır. Block’tan ilk çeviri 1972 yılında yapıldı. Bu yazarın seri dışı bir öyküsüydü. Oğlak Yayınevi 1997’den bu yana yazarın çevirilerini itinayla ve düzenli olarak yaptırmaktadır. Aşağıda dizi esaslı olarak bu çeviriler verilmiştir:
Bernie Rhodenbarr Dizisi:
Hepsi Oğlak Yayınları’nın Maceraperest Kitaplar dizisinden çıkmıştır ve hepsinin de çevirmeni Mehmet Harmancı’dır.
1-Umduğunu Değil Bulduğunu Yiyen Hırsız (Buglars Can’t Be Choosers), 1997
2-Dolaptaki Hırsız (The Burglar in The Closet),1997
3-Kipling’ten Alıntı Yapmayı Seven Hırsız (The Burglar who Liked to Quote Kipling), 1997
4-Spinoza Felsefesi Öğrenen Hırsız (The Burglar who Studied Spinoza), 1997
5-Mondrian Gibi Resim Yapan Hırsız (The Burglar who Painted Like Mondrian), 1997
6-Polisiye Romanlar Okuyan Hırsız (The Burglar who Traded Ted Williams), 1997
7-Kendini Humphrey Bogart Sanan Hırsız (The Burglar who Thought He was Bogart), 1998
8-Kütüphanedeki Hırsız (The Burglar in The Library), 1998
9-Gönülçelen Hırsız (The Burglar in The Rye), 1999
10-Av Peşindeki Hırsız (The Burgler on The Prowl), 2004
Matthew Scudder Dizisi:
Hepsi Oğlak Yayınları’nın Maceraperest Kitaplar dizisinden çıkmıştır ve ilk beş kitap ile son iki kitap hariç hepsinin de çevirmeni Şen Süer Kaya’dır.
1-Babaların Günahları (The Sins of The Faters), 1997, Ayça Çavaş çevirisi
2-Cinayet ve Yaratma Zamanı ( Time To Murder and Create), 1997, Yelda Soykan çevirisi
3-Ölümün Ortasında (In The Midst of Death), 1998, Fatma Yaşar çevirisi
4-Buzkıracağı Cinayetleri (A Stab in Tha Dark), 1998, Dilek Başar çevirisi
5-Ölmenin Sekiz Milyon Yolu (Eight Million ways to Die), 1998, Yelda Soykan çevirisi
6-Kutsal Bar Kapandığında ( When The Sacred Ginmill Closes), 1998
7-Bıçak Sırtı (Out OnThe Cutting Edge), 1999
8-Tahtalıköye Bir Bilet (A Ticket To The Boneyard), 1999
9-Mezbahada Dans (A Dance at The Slaughterhouse), 1999
10-Mezar Taşları Arasında Gezinti (A Walk Among The Tombstones), 1999
11-Şeytan Biliyor ki Ölüsün (The Devil Knows You’re Dead), 1999
12-Bir Dizi Ölü Adam (A Long Line of Dead Men), 2000
13-Kötüler Bile (Even The Wicked), 2000
14-Herkes Ölür (Everybody Dies), 2005, Fatma Yaşar çevirisi
15.Ölmeyi Bekle (Hope To die), 2005, Mehmet Harmancı çevirisi
John Keller Dizisi:
Tetikçinin Listesi (Hit-List), 2003, Şen Süer Çevirisi, Oğlak Yayınları “Maceraperest Kitaplar”
Dizi Dışı Eserler:
1-Ölüm Çıkmazı (Deadly Honeymoon), 1972, Adnan Tahir çevirisi, Anten Yayınevi “Heyecan Dizisi”
2-Ustaların Seçtikleri (Master’s Choice) Hazırlayan: Lawrence Block, polisiye öykü antolojisi, 2004, Ayşen Anadol çevirisi, Oğlak Yayınları “Maceraperest Kitaplar”
3-Büyük Kasaba (Small Town), 2004, Mehmet Harmancı çevirisi, Oğlak Yayınları “Maceraperest Kitaplar”
[1] Lawrence Block, Lawrence Block’tan Maceraperest Okurlarına Mektup Var!, Maceraperest, Sayı: 1, İstanbul 1998, s.9
[2] Lawrence Block’un, ilk Bernie Rhodanbarr öyküsü Umduğunu Değil Bulduğunu Yiyen Hırsız adlı yapıtına yazdığı açıklama; İstanbul,1997, s.199-200
[3] Lawrence Block, Lawrence Block’tan Maceraperest Okurlarına Mektup Var!, Maceraperest, Sayı: 1, İstanbul 1998, s.10