Pandemi nedeniyle evde daha uzun vakitler geçirdik. Özellikle ilk zamanlarda kendimizi eve tamamen kapattığımız günlerden akıl sağlığı sağlam çıkabilmek zordu. Ağır hasar almamak için bakış açısı değişmeliydi: “Evde kal günleri, aslında uzun zamandır yapmak isteyip yapamaya zaman bulamadıklarımızı yapmak için büyük bir fırsat.” Ben de bu bakış açısıyla fırsatı bol bol dizi ve kitapla değerlendirdim.
Geçen yıl ve bu yılın ilk iki ayında sömürürcesine izlediğim bazı polisiye dizileri sizler için toparladım. Sıralama tamamen aklıma geliş sırasına göredir ve mutlaka unuttuklarım da olacaktır.
Bu İçerik Ücretsiz Olarak Sadece Dergi Üyelerimiz Tarafından Görüntülenebilir.
Reacher
4 Şubat 2022 tarihinde Amazon Prime Video Türkiye tarafından yayınlanan dizinin ilk sezonu 8 bölümden oluşuyor. Aslında kitap uyarlaması olan ve daha önce filmi de çekilen kurgu gerçekten çok dikkat çekici.
Her şey Jack Reacher isimli askeri polis müfettişinin ülkesini tanımak için bir yolculuğa çıkmasıyla başlıyor. Bu yolculukta kendini Georgia’nın Margrave kasabasında buluyor ve yirmi yıldır ilk defa bir cinayet vakasının görüldüğü kasabada başı belaya giriyor. Onu cinayet mahallinde gördüğünü iddia eden tanıkların ifadeleriyle demir parmaklıkların ardına giren Reacher bizi heyecan dolu bir maceraya sürüklüyor. Dizi IMDb‘de 8,9’luk puana sahip, yani tek beğenen ben değilim.
Stay Close
Geçmişle Dans adıyla dilimize çevrilen dizi 31 Aralık 2021’de yayınlandı. Netflix’in Harlan Coben uyarlamalarından biri olan dizide konu ve işleniş gerçekten güzeldi. Üç çocuk annesi Megan, belgesel fotoğrafçısı Ray, Megan’ın geçmişinden bir isim Lorraine ve yıllar önceki bir davaya saplanıp kalmış Dedektif Broome etrafında dönen olaylar zinciri son bölüme kadar izleyiciyi sürüklüyor. Birbirinden bağımsız görünen olayların nasıl bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlandığını görmek bizi tatmin etse de dizinin benim gözümde önemli bir eksiği vardı. Daha kaliteli bir cast ve görüntü yönetmeni ile işler bambaşka olabilirdi. Bazı sahneleri zihnimde çekmek zorunda hissettim. Dizi IMDb‘de 7.0’lık puana sahip, yani benim gibi düşünüp puan kıranlar olmuş demek ki. Kurgu için bile kesinlikle izlenir.
Only Murders in the Building
Selena Gomez, Steve Martin ve Martin Short’u aynı binaya koyduğunuzda orada komedi unsuru olmazsa olmaz değil mi? Ağustos 2021’de yayınlanan dizinin konusu kısaca mazisi oldukça eski büyük bir sitede birbiriyle iletişimi olmadan yaşayan bir grup podcast meraklısının binada gerçekleşen bir cinayeti çözme çabası olarak ifade edilebilir. Cinayeti çözmeye çalışırken bir yandan da kendi podcastlerini çeken üçlü bize keyifli anlar yaşattı. Otuz dakikalık bölümler hâlinde ilerleyen dizide merak unsuru ön planda olsa da ters köşeler de yok değildi hani. Selena Gomez’in mimiksizliğine rağmen 8.1 IMDb puanına sahip diziyi de çok büyük macera beklentisi olmayanlara mutlaka öneririm.
The Woman in the House Across the Street from the Girl in the Window
2022 Ocak ayında yayınlanan Netflix dizisinin Türkçe adını bilmiyorum. Bu kadar uzun bir dizi ismi mi olur, deyip Karşı Ev diye çevirmiş bile olabilirler de. Çocuğunu kaybetmiş, eşinden ayrılmış acılı bir kadının teselliyi şarap kadehlerinde ve antidepresanlarda arayıp sonunda gerçek ve hayali birbirine karıştırdığı dizimizde, birkaç bölüm bizim de kafamız karıştı açıkçası. Bölümlerin kısa oluşu sayesinde bir çırpıda bitirdiğimiz dizide merak duygusu sürekli körüklendiğinden dizi hoşumuza gitti. Aklıyla arası pek yerinde olmayan yaslı kadınımız Anna, karşı evde bir cinayete tanık olduğunu düşünüyor. Ancak bunu kanıtlayamadığı için komşular tarafından dışlanıyor. İşte bu aşamada Anna dedektifliğe soyunuyor ve kendinden şüphe duymamak için gerçeğin peşine düşüyor. Son sahnede kahkahalarla izlediğim dizi için keşkelerim var maalesef. İzlerseniz bence siz de güleceksiniz. 6.4 IMDb puanından da anlaşılacağı üzere büyük beklentilere girmeden bir mini dizi izleyelim diyebilirsiniz.
Dexter: New Blood
On yıl sonra sahnelere dönüş yapan bir efsane başlı başına bir incelemeyi hak ediyor. Vuslat böyle mi olmalıydı diyor, gerisini inceleme yazıma bırakıyorum. Dexter’ı izlemiş olanlar 8.3’lük IMDb puanının az mı çok mu olduğunu net bir biçimde anlayabilirler.
Mare Of Easttown
2021’in en kaliteli yapımlarından biri olan dizide başrolde Oscar ödüllü Kate Winslet’i izlemek keyifti. HBO yapımı dizi Pennsylvania’da ufak bir kasabada yaşayan dedektif Mare Sheeran’ın hem kendi hayatını düzene sokma hem de bir cinayeti kasaba imkanlarıyla çözme çabasını içeriyordu. Uyuşturucu bağımlılığı, toplumsal yozlaşma, aile dramları gibi konulara da yer veren dizide bazen cinayet vakası ikinci plana itilmiş gibi hissettiğimiz oldu. 8.5 IMDb puanını fazlasıyla hak eden dizi biraz durağan ilerlese de kaliteli bir yapımdı.
Behind Her Eyes
Yine Netflix yapımı bir kitap uyarlaması olan diziye polisiyeden çok gerilim diyebiliriz aslında. 2021’in başlarında izlediğim dizi aklımda kalmayı sanırım finaldeki başarısıyla sağladı. Oğlunu büyütmek için çabalayan Louise, Dr. David’in sekreterliğini yapmıyordur ve bir süre sonra ikili arasında bir ilişki başlar. Evli olan doktorun eşi ile de bir bağ geliştiren Louise kendisini gizemli olayların içinde bulur ve izleyiciyi ekrana kilitleyen bir hikâye başlar. Özellikle doktorun eşi olan Adele karakteri oldukça çarpıcıydı. IMDb puanı 7.3 olan dizi keyifli vakit geçirtenlerden ama efsaneleşir mi derseniz, hayır bence.
The Chestnut Man
The Killing dizisinin yaratıcısı Søren Sveistrup’un kaleminden çıkan bir roman uyarlaması olan dizi oldukça ses getirdi. Bir çocuk parkında cinayete kurban gitmiş bir kadının bulunmasıyla başlayan olayları biz de soruşturmayı yürüten Mark ve Naia ile birlikte soluk soluğa takip ettik. Kestane Adam adıyla yayımlanan kitabı maalesef okumadım, bu nedenle karşılaştırmam mümkün değil ancak kurguyu Netflix yapımı bir dizi olarak izlemek keyifti. 7.7’lik IMDb puanından fazlasını hak eden bir polisiyeydi kanımca.
The Serpent
İlker Kaleli’nin de rol aldığı BBC ve Netflix ortak yapımı olan dizi oldukça ses getirdi. İşin içinde BBC varsa kesinlikle cast seçimi dört dörtlüktür, diye düşünüyorum. 1970’li yıllarda Güneydoğu Asya’da Batılı turistlerin peşine düşen bir seri katilin gerçek hikayesini konu eden dizi mutlaka izlenmeli dediklerimden oldu. Bizce bu dizi de 7.6’lık IMDb puanından fazlasını hak ediyor.
Innocent
Şantaj adıyla yayınlanan Netflix dizisi 2021’in en çok ses getiren dizilerinden birisi oldu. İspanya’nın Katalonya bölgesinde Barcelona kentinde çekilen ve İspanyol yapımı olan dizi yine bir Harlan Coben uyarlamasıydı. Dedektifin sarı saçlarına ve kahküllerine siz de benim gibi kafayı takmazsanız bu dizi kesinlikle soluk soluğa izlenecekler arasındaydı. Mateo Vidal’in geçmiş ve bugünü arasındaki bağlantılarla geçen ve IMDb puanı ise 7.9 diziyi izlemediyseniz kesinlikle tavsiye ederiz.
Başka dizi izlemedim sanmayın. Bunlar ilk aklıma gelenler. Dizi önerilerine devam diyorsanız eğer, yorum kısmına bir gülümseme bırakmanız yeter.