Karakola pasaport almak dışında yolu düşmemiş bir grup tatlı su balığı, kirli bir cinayeti çözmeye kalkarsa ne olur? Bu sorunun cevabını bulmak için yola çıkan roman, çok daha dehşet verici bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır. Hayatın çirkefi üstlerine sıçramasın diye ambalajladıkları şehirli hayatlarına sızan şiddet ve suç onları da geri dönülmez şekilde değiştirecek, kendi hayatlarını sorgulamalarına neden olacaktır.
Kadın Cinayetleri Verda Pars’ın ilk kitabı. Peki Kadın Cinayetleri ne anlatıyor gelin okuyalım.
Feneryolu’nda babaannesinden kalan küçük bahçe katı evinde köpeği Kırlent’le yaşayan Misli için ‘değişiklik’ üçüncü dünya savaşının çıktığını duyması kadar dehşet vericidir. Annesi babası öldükten sonra babaannesinin yanında büyüyen Misli, asla taşınmamış, evindeki koltuğun yerini bile değiştirmemiştir. En büyük kabuslarından biri, Kadıköy-Bostancı hattının dışına çıkmaktır. Hatta karşı tarafa geçmek onun için bir nevi ülke değiştirmek gibidir. Neredeyse anaokulundan beri arkadaş olduğu Şule, Selim ve Kemal dışında arkadaş edinmeyi aklına bile getirmez. Şule ve Selim’in aşk ve nefret arasında gidip gelen ilişkileri bile Misli için değişmeyecek şeyler arasındadır.
Sırf hayatının değişmesinden korktuğu için çeyrek yüzyıldır süregelen aşkını bile itiraf etmekten aciz olan Misli’nin yarı deli, durduğu yerde durmayan bir belirip bir kaybolan teyzesi Caviş ve yarı annesi, yarı akıl hocası Serra Hocası dışında bir büyüğü ve Şule, Selim ve Kemal’den ibaret küçük arkadaş grubu dışında bir ailesi yoktur. Olması da gerekmemektedir. Çalışmadan geçinmesini sağlayan ufak bir geliri de olan Misli, tam bir küçük burjuva muhafazakarlığı içinde dürtülmese vıraklamayacak bir bataklık kurbağası kıvamında huzurlu bir hayat sürerken, Serra Hocasının bir telefonuyla karanlık bir dünyanın içine süzülür.
Serra Hocasının ondan istediği nettir: o tembel poposunu kaldırıp intihar ettiği düşünülen bir gazeteci kadının anısına yazı dizisi hazırlamak.
Kadın Cinayetleri
Misli’nin, hocasını hayal kırıklığına uğratmamak için biraz da gönülsüz başladığı bu iş, onu kadın cinayetlerinin karanlık yüzüyle tanıştıracak, okuru kadınların yaşadığı şiddetin farklı görünümleri üzerine düşündürecek ve sadece yoksul ve cahil kadın tacize uğrar klişesinin ne kadar büyük bir yanılgı olduğunu gözler önüne serecektir. Üstelik kendi hayatının darmadağınıklığı üzerinde düşüncesizce attığı adımlar onu hayatında en korktuğu şeyle yüzleşmesine neden olacaktır.