Bir gün bir yerinden tutarsam hayatın, bileceğim ki Allah beni seviyor bir şekilde. Yoksa nasıl olur ki bu kadar acıyı bir bünyeye sığdırması. Bilemem ki nasıl bir adaletti ya da nasıl bir anlayışsızlıktır bizimki.
Geçen kafam güzel, gözümü açtığımda pezevengin biri bir orospuyu dövüyordu. Çaresizce yalvarıyordu orospu, belki de ölümden kurtulmak için. Gözlerimi açtım ama kollarımı kaldıramadım. Gerçi kaldırsam ne olacaktı ki? Baktım sadece, içimin bulantısını ki alkolden mi baliden mi bilemediğim, durduramadım. Sonunda kustum, öfkemi, üzüntümü, yediğim kadarı ile… Döndü bana baktı iğrenerek, sanki kendisi güzel bir şey yapıyormuş gibi… Ellerini terleyen saçları arasında dolaştırdı. Pantolonuna sildi ıslanan parmaklarını, özenle kurutarak. İğrenerek baktığı gözlerini benden uzaklaştırarak, yarım kalan işine döndü.
S..tiğimin orospusu, bir daha bana ya da müşteriye hayır çekersen öldürürüm seni, öldürürüm ve bir tek şuradaki keş şahit olur olan bitene, ne adını ne cismini soran olur.
Keş isminin leş ile bağlantısı üzerine hiç düşünmemiştim bugüne kadar, ama alınmadım desem yalan olur. Ne de olsa nefes alıyordum, beni mezbahadaki danaya benzetmesinden hoşlanmamıştım. Yerdeki tanımsız cisim kıpırdandı amaçsızca. Karşı koymaktan çok kıvranıyordu. Son bir tekme savurdu ayaktaki, bin bir küfür ve tehdit ile…
Nice zaman sonra toplayabildim aklımı. Kalktım, şekilsiz duran cisme yürüdüm. Ne yapmak istediğime dair hiçbir fikrim yoktu. Amaçsızca vardım yerde yatan insan müsveddesine. Sarstım korkarak. Sarstım ve geri çekildim. O an fark ettim yattığı yerde eteğinin altından görünen külotunu. İstemsizce kafamı çevirdim. Gittim olmayan gücümle kaldırmaya çabaladım. Bir inilti geldi sadece cevaben. Ayakta ve ayık olmaya çalışarak, tuttum kolundan. İtirazına aldırmadan, zorladım kalkmaya… Başta dirense de kalktı. Sorgulayan gözlerle beni süzdü, üstünü başını toparladı, gömleğini, üstünü başını düzeltti. İğrenen bakışlarını gizlemedi, elinin tersiyle yüzünde biriken kan ve gözyaşını silerken. Bir süre bekledi ayakta, önce nerede olduğunu anlamaya çalıştı çantasından sigarasını çıkarırken, kafası açıldıkça bir yandan toparlanıyor bir yandan da bana daha dikkatli bakmaya başlıyordu.
-Ne var ne bakıyon diyebildim yalnız. O ayılsa da ben hala güzeldim.
-S..tir git lan dedi, onu kaldıran ben değil de, dövenmişim gibi.
-Sen s..tir diyebildim.
Beni s..lemeyen tavırlarla, cebinden telefonu çıkardı. Olan biteni anlatmaya koyuldu. Artık ben yoktum hayatında, her ne derdi varsa kendi s..tiğimin dünyasında onun dediği gibi, karşısındakine dert yanıyordu.
Çaresiz baktım, içimde öfke doldu, sakinleştim. Sonra bir isyan kabardı, tırstım. Kafam önde, kalktığım köşeye döndüm. Yattığım zeminin soğukluğunu hissettim. Biraz daha mal olsa dedim uykuya dalarken. Sonra canhıraş bir ses ile uyandım, tam da uykunun derin sarhoşluğuna dalmışken. Anlamsız gözlerle baktım etrafıma. Karmaşık karaltılar gördüm anca. Netlemeye çalışırken görüntüleri, seslerin şiddeti arttı. Ben kimdir, nedir derken kargaşayı susturan bir kadın çığlığı sardı etrafı, bir an sustu sokak, herkes ne olduğunu sordu zihnine, en kafası güzel benken, ilk anlayan ben oldum acının kaynağını. Elindeki bıçağı defalarca salladı genç, kadının bedenine, bir süre sonra kesildi kadının sesi çaresizce, ellerine bulaşan kana baktı adam kayıtsızca. Ne olduğunu anlayamayan bakışlarla etrafını kolaçan etti. Göz göze geldik. Tanıdık bakışlar sakinleşti, kana bulanmış bıçağı ceketinin koluna sildi sakince. Etrafını kolaçan ederek bana yaklaştı. Elini cebine attı, çıkarttığı para destesinden bir parça kâğıdı çekti, önüme savurdu.
Git kendine bir şeyler al, ama unutma ben hiç olmadım. Eğer ki seni bir daha görürsem bir şekilde, g..ünü keserim şurada yatan orospu gibi.
Sorgulayan bakışlarla gözlerini bana dikti. İçimden geçen her şeye rağmen karşı çıkacak gücü yüreğimde bulamadım. Sonra düşündüm, bana ne amına koduğumun orospusundan, bu para beni birkaç gün idare eder. Hem, şimdi olmasa sonra, eninde sonunda olacaktı. Beni ne ilgilendirir. Yerde yatan paralara dikilmiş gözlerimi kaldırdım, bir yandan paraları toplarken.
S..erler, dedim en umursamaz tavrımla.
Sorgulayan bakışları gezindi üzerimde. Sonunda ikna oldu. İğrenerek baktı, tükürdü hedef gözetmeksizin, arkasını dönüp gitti.
Gözden kaybolana kadar bekledim. Ürkek adımlarla, yerde yatan kitleye ilerledim. Betonun soğukluğuna aldırmaksızın yere yattım. Gözlerimiz yatay vaziyette aynı hizaya gelene kadar sokuldum. Çekişen canının verdiği acı gözlerinin pınarlarından damla olup süzülürken, gözlerimi gözlerine diktim. Sesi olmayan çığlıklarla aktı gözyaşları, benimkilerle beraber.