Agatha Christie Limited’le bir içerik anlaşmasına imza atan BBC, son birkaç yıldır usta yazarın -Poirot-Marple maceraları dışındaki – bağımsız romanlarını mini dizi olarak ekrana taşıyor. Yeni yıl öncesi, 27-28 Aralık’ta bir kez daha yeni bir uyarlamayla, “Murder is Easy” dizisiyle buluştuk.
İki bölümlük dizinin senaryosunu Sian Ejiwunmi-Le Berre kaleme aldı, bölümlerini Meenu Gaur yönetti. Mammoth Screen ve Agatha Christie Ltd. bir kez daha ortak yapımını üstlendi. Dizinin kadrosunda David Jonsson, Sinead Matthews, Penelope Wilson, Tom Riley, Morfydd Clark, Jon Pointing, Tamzin Outhwaite, Matthew Baynton, Mark Bonnar, Nimra Bucha, Douglas Henshall ve Phoebe Licorish gibi isimler bulunuyor.
Kitabın kapağında konu şu şekilde özetlenmiş. Sakin bir köy olan Wychwood’da Miss Pinkerton çeşitli iddialarda bulunmaktadır. Ona göre sessiz ve kendi halindeki bu köyde iki cinayet işlenecektir, üstelik kurbanlardan biri köyün doktorudur. Kadının kehanetlerine inanmayan Luke Fitzwilliam, söylenenleri oldukça saçma bulur. Ancak kısa bir süre sonra Miss Pinkerton’un trafik kazasına kurban gitmesi ve hemen ardından The Times gazetesinde çıkan Dr. Humbleby’ın beklenmedik ölüm haberi, Luke Fitzwilliam’ı oldukça endişelendirir. Acaba şimdi sırada kim vardır?
Agatha Christie’nin ekran uyarlamalarını mümkün olduğunca takip etmeye çalışan biri olarak Murder is Easy’yi yayınlanır yayınlanmaz izledim. BBC’nin başta On Küçük Zenci / On Kişiydiler uyarlaması And Then There Wore olmak üzere daha iyi ve tavsiye edilesi diziler olduğunu düşünüyorum. Murder is Easy’den de memnun kaldım. Dolayısıyla 5.5’lik IMDb puanıyla diziye haksızlık edildiğini düşünüyorum.
Öncelikle belirtmeliyim ki, Zehri Kim Verdi’nin ana karakteri Luke Fitzwilliam kitapta siyahi bir karakter değil. Bu roman da dâhil olmak üzere Christie’nin kitaplarında ırkçılığın (veya siyahi karakterlerin) hikâyenin önemli bir parçası olduğu da söylenemez zaten. Nihayetinde karakter ekrana uyarlanırken siyahi olarak kurgulanmış ve rol, David Jonsson’a emanet edilmiş. Bu nedenle dizinin/yapımın “woke*” olmakla itham edildiğini ve bu durumun aldığı puanlara/yorumlara yansıdığını düşünüyorum. Bu durum dizinin yavan ya da aksayan tarafları olmadığı anlamına gelmiyor elbette.
Zehri Kim Verdi’yi okuyalı uzun zaman oldu, ama Murder is Easy, aklımda kaldığı kadarıyla romana sadık denebilecek bir uyarlama. Bir izleyici olarak böyle işlerde katili ya da finali kendi kafalarındaki kurguya emanet etmelerinden hiç hoşlanmam. Neyse ki BBC yapımcıları o çizgiyi pek geçmiyor… Siyahi bir oyuncunun dönem polisiyesinde ana karakter olması gibi temel bazı farkları saymıyorum tabii… Nihayetinde eseri özetlemeden düzgün bir kurguyla kotarmayı başarmışlar. Bunun dışında Fitzwilliam ve Bridget’i yan yana beğendiğimi iddia edemem. Yapıma komedi unsuru eklemek maksadıyla Lord Whitfield’i biraz aptallaştırmışlar, Tom Riley role yakışınca devamı az çok gelmiş neyse ki. Sinead Matthews, Penelope Wilson, Morfydd Clark ve Jon Pointing gibi diğer İngiliz yapımlarından aşina olduğum isimlerin kadroda olması nazarımda dizinin kalitesini artırdı.
Yapıma genel olarak baktığımızdaysa klasik bir polisiye olduğunu söyleyebilirim. Christie’nin daha iyi romanları var, yukarıda bahsettiğim gibi, BBC’nin de daha iyi Christie uyarlamaları mevcut. Murder is Easy, Agatha Christie uyarlamalarına veya “Katil Kim?” tipi polisiye hikâyelere ilgisi olanlara tavsiye olabilir.
Not: Zehri Kim Verdi, romanı/hikâyesi daha önce Agatha Christie’s Marple dizisi için bir Marple hikâyesiymiş gibi uyarlandı. 4. sezonun ikinci bölümünde Julia McKenzie’ye Benedict Cumberbatch, Russell Tovey, Steve Pemberton, Shirley Henderson ve James Lance gibi isimler eşlik etti.
Not 2: Şubat ayında çıkan Deadline imzalı habere göre BBC’nin sıradaki Agatha Christie – mini dizi uyarlaması için “Towards Zero”, yani “Sıfıra Doğru” romanı seçildi. Prodüksiyon bu yaz başlayacak ve muhtemelen yine yeni yıl öncesi yayınlanacak. Kitabın konusu şöyle:
Nevile Strange yeni evlendiği eşi Kay’le çok mutludur, Martı Burnu’ndaki halasını ziyaret etmeyi düşünmektedir. Ama aynı dönemde Nevile’in eski karısı Audrey de orada olacaktır. Eylül ayında Lady Tresslian’ın evinde bir araya gelirler ve herkes çok gergindir.
Birçok konuğun hazır bulunduğu bir akşam, yaşlı Avukat Mr. Treves geçmişte işlenen bir cinayeti anlatır. Bu bir çocuğun işlediği cinayettir. Daha sonra Mr. Treves otelinde kalp krizi geçirir ve ölür. Ardından Lady Tressilian odasında vahşice öldürülür. Acaba Mr. Treves de mi öldürülmüştür? Bu cinayetlerin yıllar önceki o olayla bir ilgisi var mıdır? Bunları aydınlatacak yegâne kişi Başkomiser Battle’dır.
1944’te yayımlanan roman, 2007’de, yine Agatha Christie, Marple dizisi için uyarlandı. 3. sezonun üçüncü bölümünde başrol oyuncusu Geraldine McEwan’a Julian Sands, Zoë Tapper, Saffron Burrows, Eileen Atkins de eşlik etti. Hatta değişikliğe uğrayan uyarlamada Başkomiser Battle’ın yerine Alan Davies’in canlandırdığı Başkomiser Mallard geldi.
2019’da Fransızca dizi Les Petits Meurtres d’Agatha Christie’nin bir bölümü için de roman uyarlandı. Sinemadaysa yine Fransızlar, “L’Heure Zéro” adlı film uyarlamasını 2007’de izleyiciyle buluşturdu.
*Woke: ABD’de ortaya çıkmış sosyal adalet ve ırksal eşitliğe vurgu yapan hareketler için kullanılan bir terim. Sözcük, uyanık kal anlamındaki ‘stay woke’ ifadesinden devşirilmiştir.