BU KASABADAN ÇIKIŞ YOK
Gerilim ve gizem dizilerinin değişmezi ormanlar içinde bir kasabamız var yine. Ancak bu kasabayı farklı kılan, hava kararınca sokaklara insanları parçalayarak öldüren insan görünümlü garip yaratıkların çıkması ve buraya bir kere gelenin bir daha geri dönememesi…
Amerika’nın çeşitli yerlerinden gelen birtakım insanlar ve aileler, ıssız orman yolunda ilerlerken yola düşmüş bir ağaç görürler. Ağaç yolu kapatmıştır ve geçmek imkânsızdır. Birkaç mil geride tali bir yol vardır ve oradan gitmek zorundadırlar. İşte bu yol da dizimizin geçtiği mekân olan bu gizemli kasabaya çıkmaktadır. Kasabaya uğrayanlar hiç durmadan geçip gitseler bile yol dönüp dolaşıp yine kasabaya varmaktadır. Telefonlar çekmemektedir ve hiçbir iletişim kanalı yoktur. Üstelik gece hava karardıktan sonra ortaya çıkan insan görünümlü garip yaratıklar tarafından da kasaba kuşatılmıştır.
Dizimizin ana karakteri “LOST” dizisinden hatırlayacağımız Harold Perrineau. Matrix filmlerinde ve Lost dizisinde yıldızı parlayan bu siyahi oyuncu, eskiden Irak’ta savaşmış bir asker olan kasabanın şerifi Boyd karakterini canlandırmaktadır. Yardımcısı genç Kenny ve Koloni Evi adını verdikleri kasabanın en büyük evinin yöneticisi Donna ile beraber kasabayı yönetmeye, herkesin hayatını korumaya çalışmaktadırlar.
Dizi iki çocuklu bir aile olan Matthews ailesinin karavanlarıyla kasabaya gelmesiyle başlıyor. Yola düşmüş ağaç yüzünden kasabaya uğramak zorunda kalan ailenin babası olan Jim bir yerde durup anayola nasıl çıkacaklarını soruyor. Boyd Stevens üzgün bir tavırla yolu takip etmelerini söylüyor, başka da kimse Jim’le konuşmuyor. Jim Matthews ve ailesi karavanlarına atlayıp gidiyorlar. Ancak birkaç dakika içinde yeniden başladıkları noktaya geldiklerini görüyorlar. İnanmayıp devam ediyorlar ancak nereye giderlerse gitsinler yine kasabaya vardıklarını şaşkınlıkla görüyorlar. Bu arada yolda başka bir araç birden önlerine çıkınca Matthews ailesinin karavanı araziye yuvarlanıyor. Boyd ve diğer kasaba sakinleri hava kararmadan kaza yapan aileye yardım edip onları kurtarıyorlar ve kasabaya getiriyorlar. Sonunda Matthews ailesine bu kasabadan çıkış olmadığını anlatılıyor ve aile gerçeği kabul zorunda kalıyor.
Kasabanın şerifi görevini üstlenmiş olan Boyd onlara gece karardığı zaman mutlaka evlerinde kalmalarını ve asla dışarı çıkmamalarını öğütlüyor. Onlara üzerinde garip semboller olan bir taş vererek bunu evlerinin içine, kapının yanına asmalarını söylüyor.
Böylece dizi, garip olaylar ve ilginç gizemiyle tam anlamıyla başlıyor.
Dizide karakterler ustaca betimlenmiş. Gizem çok iyi verilmiş, acaba ne olacak diye kendi kendinize soruyorsunuz. Eski asker Boyd Stevens karakterine başrol diyebiliriz. Ondan başka koloni evi yöneticisi erkek gibi bir kadın olan Donna’yı, koloni evinde kalan Boyd’un biraz asi oğlu Ellis’i ve sevgilisi Fatima’yı, doktorluk eğitimi almış tatlı Kristi’yi, Kristi’den hoşlanan Boyd’un yardımcısı Kenny’yi, Rahip Kathiri’yi, en küçük oğullarını bir süre önce kaybettikleri için diğer iki çocuğuna çok bağlanmış Tabita ve Jim Matthews ailesini, yine dizinin ilk bölümünde Matthews ailesinin kaza yapmasına sebep olan uyuşturucudan mustarip Jade’yi ve esrarengiz Viktor’u da diğer önemli karakterler arasında sayabiliriz.
2022 yılında ilk sezonu, 2023 yılı Şubat-Mayıs arasında ise ikinci sezonu yayınlanan dizi bence gizemini koruyarak ve merakı arttırarak ilerliyor. Gece ortaya çıkan insan görünümlü garip yaratıklar neden insanlara saldırıp onları parçalayarak hunharca katlediyorlar? Boyd’un tesadüfen ormanda bulduğu üzerinde garip semboller olan esrarengiz taş tabletlerin sırrı ne? Neden bu yaratıklar taş tabletlerin oldukları yerlere gelemiyorlar? Kasabaya çocukken gelen ve en uzun süre orada sıkışmış olan esrarlı Viktor neler biliyor? Jade’in her yerde karşısına çıkan defterdeki garip sembolün anlamı ne?
Bu ve bunun gibi sorular dizinin çekiciliğini arttırıyor.
Ayrıca dizinin jenerik müziği çok eskilerden Doris Day’in “Qué será, sera” adlı şarkısı. Tabii o şarkı normalde gayet neşeli ve canlı bir şarkıdır ama yapımcılar, Kenny’nin annesinin aşçılığını yaptığı restorandaki müzik kutusundan birden başlayan bu harika şarkıyı biraz değiştirerek insanı ürperten bir hale getirmişler. Üstelik sözleri de çok ilginç ve gizemli. Tabiri caizse diziye “cuk” oturmuş:
“Çocukken babama sorardım büyüyünce nasıl olacağım?
Zengin mi yakışıklı mı güzel mi?
Babam bana şöyle cevap vermişti:
Nasıl olması gerekiyorsa öyle olur. Her şey olacağına varır.
Geleceği görmek mümkün değil, ne olacaksa olacak…”
Son yıllarda izlediğim en iyi gerilim-gizem dizilerinden biri olan “FROM” 1.sezonda ve 2.sezonda 10’ar bölüm olarak yayımlandı ve otoritelerden şimdilik tam not almayı başardı. 3.sezonun çekilmesine de kesin gözüyle bakılan dizinin arkasında Lost dizisinin yapımcıları yer almakta. Yani Lost’u özlediyseniz ve o tarz bir dizi arıyorsanız From’u kesinlikle izlemelisiniz.