Sultanat Eyalet-Şehri’ni ikiye bölen Burgaziçi Nehri, Marmare Nostrum isimli bir iç denize dökülüyordu. Bu iç deniz ise Dardanella isimli şehri ikiye bölen aynı adlı...
Devran, dergi binasından çıkarken, aklını kurcalamaya başlayan bir detay yüzünden huzursuzdu. Zihnine yerleşen şüpheyi yok saymak istiyordu. Ne var ki o şüphe, zehirli bir...
3. BÖLÜM
Kriminolog gece on ikiye on kala buz gibi fabrika deposundaydı. Binanın iç yapısını tamamen ezberlediğinden, kumar masasına neredeyse gözü kapalı ulaştı. Küçük tabureye...
Biraz sonra polis depoda ilk ifadeleri alıyordu. Söylenmesi gereken her şey söylendi. Kapının ve pencerenin kilitli olduğunu duyan memurlar, ifadeleri kuşkuyla karşıladı. “Hepiniz bu...
Sultanat Eyalet-Şehri’nde üst düzey yönetimde olan birilerinin güçlerimden korkması sonucu alelade bir polise çevrilmem için suratıma nano-partikül püskürtülmüş ve bu iş için kişisel çıkarları...
Ben Ozan Ilgın. Babamı hiç görmedim. Annemle evli kaldığı on üç aydan sonra 'Belçika’da iş buldum.’ diye çekip gittiği andan itibaren annem de görmedi....
Sultanat Duvarı ile ikiye bölünmüş olan şehrim, dünyadaki fakirlik ve zenginliğin birbirinden yüksek duvarlarla ayrılmasının bir yansımasını yaşamaktaydı. Dünyada sadece o ailede doğduğu için...
Sultanat Eyalet-Şehri’nin gözbebeği olan Burgaziçi Nehri kıyısındaki Milton Burgazphorus Oteli’nde gerçekleşen patlama, 85 ölü ve 128 yaralıyı arkasında bırakarak şehre damgasını vurdu. Nehrin doğu...
KOMPLO
MS plakalı siyah VIP mercedes minibüs Milton Burgazphorus Oteli’nin önünde durdu. Otel, İkram Papazoğlu başkan seçildiğinden beri süregelen inşaatlarla, şehrin en yüksek ve en...
ALTINCI BÖLÜM
Bülent ile yoldaydık. Maktul Ali Bayram’ın hapse girmesine sebep olan yaralama davasını Taner bize UYAP üzerinden bulmuştu. Meğerse Ali Bayram’ın yaraladığı kişi amcaoğlu...
Bir eyalet-şehir olan Sultanat’ın ortasından geçen Burgaziçi Nehri, şehri doğu ve batı yakası olarak ikiye ayırıyordu. Nehrin batı yakası, zenginlik ve refah içinde yaşayan...
4. BÖLÜM
İKİ GÜN SONRA
Kafamın içinde uğuldayan tanıdık bir melodi yankılanıyor. Uyuyor muyum, uyanık mıyım bilmiyorum. Gözlerim belli belirsiz aralanırken zihnim kendine geldi. Geldi de...
Alpaslan Kaya, rüyasında kendisini emekli gördü. Emekli olurmuş güya. Bahçeli bir ev alıp sebzeler yetiştirir, köpek beslermiş. Kızı yanında olmazmış, ama köyden bir hatunla...
Her insan hata yapmakta özgürdür. Fakat bu hataların bir sınırı vardır. Yapılan hataların ucu, başkalarına dokunmamalı ve onlara zarar vermemelidir. Bu çoğu zaman mümkün...
Genç adam az sonra hayatının kırılma noktalarından birisiyle karşılaşacağından habersiz, pastanedeki tek dolu masaya ağır adımlarla yöneldi. Sabahın erken saatinde karşı taraftan gelen buluşma...
Genç Polis memuru elindeki adres yazılı kâğıda göz attıktan sonra karşısındaki tabelaya baktı. Arabanın içinde dönerek, arkasındaki ekip arkadaşlarının duyabileceği bir ses tonuyla “İşte...
Adalet, kazanandan ve güçlü olandan mı yoksa doğruluktan mı yana? Yalanlarla süslenen karanlığın sağladığı tablo ne kadar gerçekçi? İyi bir insan bununla savaşabilmek için...
İnsanın hayatı her zaman neşeli ve güzelliklerle geçmiyor. Yaşam dikenli, engelli ve oldukça zor, buna rağmen insanoğlu o kadar kudretli ki göğüs germeyi başarabiliyor....
Sıradan bir gündü. Akşama kadar aralıklarla yağan yağmur yerini hafif bir esintiye bırakmış, şehrin kendine has kasveti biraz olsun dağılmıştı. İnsanlar işlerinden çıkmış, evlerine...
İkiyüzlülük, hayatımızda çıkarların ön planda tutulduğu, maske takıp söylediğimiz yalanların masumluğuna yakıştırdığımız pembeliğiyle avutuyoruz kendimizi. Yalan yalandır, ne rengi ne de masumiyeti vardır aslında....
Ölüm sonrasında geride kalanların omuzlarına yüklenen acıyla sürer hayat. Zamanla kabuk tutar, öğrenir insan bu şekilde devam etmeyi. İzi kalır hatıralarda. İyi ya da...
13
Uçurumun eşiğinde sallanarak duruyordum, bitmiş tükenmiş, yaşama arzusunu kaybetmiş bir berduş gibi. Ağaca bakıyordum dimdik. Ayaklarımın altından, metal işletmelerindekine benzer yoğun bir gürültü yükseliyordu....
Sonunu bilen kahraman olur mu? Ne alâka?..Kaybetmeyi bilen, bile bile koşar mı sona?.. Ona göre almaz mı gardını? Cinayet masasının kahramanları da bilmeden yaptılar...
7
“Kalk artık!”
Gözüm açıldı. Karşıdaki duvara yapışmış sarmaşıkların üstünde kırpışarak durdu bir süre. Gün odanın içine sapsarı sızmıştı. Bu ışıkta, bu dinginlikte, aşağıda bir parktan...
1
Gözümü açtım.
Biri deklanşöre basmış da enstantane kapanıp açılacakken bir an için karanlıkta kalan dünya ansızın ortaya serilmişçesine bir histi yaşadığım.
Sadece o an, başka bir...
Antalya’nın dar gelirli ailelerinin yanı sıra yeni atanmış kamu personellerinin de tercih ettiği, toprak yollu, kaldırımsız, bir, iki katlı evleri ile tepede belediye hizmetlerinden...
Azap Celal karşısında tüm haşmetiyle dikilmekte olan paşanın gözlerine baktı: “Destur verirsen Polata üzerine varalım paşa hazretleri!” Yahya Paşa eliyle gidebilecekleri anlamda bir işaret...
“Sonunu bildiğin oyunları oynama.”
Çıkmaya yakın, hep bunu derdi. Sonrasında da bakışlarını öylece üzerime diker, sesini hafifçe alçaltır ve eklerdi:
“Kazanacağını bilsen bile!”
Başımı öne eğip sessizliğe...